Matbaacılık dediğimizde çok geniş bir ürün yelpazesine sahip olmasına rağmen mesleğimiz ülkemizde tam olarak tanınmamaktadır. Kendi içerisinde sayısız ürün ve çeşitliliğe sahip olan bu güzide mesleği daha yakından tanıtmak biz matbaacılar için nesilden nesile aktarılması gereken büyük bir hazinedir.
Bir çok kişi matbaacılık mesleğinin tarihini filimlerde gösterildiği gibi veya tarih kitaplarında Gutenberg ve İbrahim Müteferrika’dan bahsedilirken kurşun harfler kullanılarak icra edilen bir meslek olduğunu düşünmektedirler. Teknolojinin gelişmesi matbaacılık mesleğini de etkilemiş ve üretimde kullanılan makineler bilgisayar kontrollü hale gelmiştir. Geçmiş yıllarda üniversitelerin matbaacılık bölümlerini çoğunlukla erkek öğrenciler tercih ederken bugün sınıfların neredeyse yarısı bayan öğrencilerden oluşmaktadır.
Günlük hayatımıza dikkatlice baktığımızda yaşamımızın her aşamasında basılı ürünlerle karşılaştığımızı görürüz. Haberleri almak için okuduğumuz dergiler, gazeteler, plastik poşetler ve diş macunu tüpleri üzerindeki baskılar, romanlar, broşür ve kataloglar, karton ambalajlar, meşrubat ve konserve kutularının üzerindeki baskılar, cips poşetleri, her nevi ambalajın üzerine yapıştırılmış olan etiketler, kartvizitler, takvimler ve burada saymadığımız bir çok ürün hep matbaalarda üretilmektedir.
Son yıllarda ülkemizdeki matbaaların ve ambalaj üreticilerinin sayısının hızla artmasından ve özellikle ambalaj üreticilerinin ihracata yönelmelerinden dolayı eğitimli eleman sıkıntısı çekilmektedir. Bu nedenle üniversitelerin matbaacılık ve iki yıllık Tasarım Basım Yayımcılık bölümü mezunları daha okullarını bitirmeden iş sahibi olma imkanını yakalamaktadırlar.
Türkiye’deki matbaacılık sektörü teknoloji olarak dünya ile aynı seviyededir. Son yıllarda yüksek teknolojiye sahip çok sayıda makine ülkemize ithal edilmiştir.
Bir matbaanın üretim bölümleri temel olarak baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası olarak tanımlanabilir. Bu bölümleri üretim planlama, kalite kontrol, satış – pazarlama gibi bölümler destekler.